Konsantrasyon yeteneğimiz azalıyor mu?
Beyin çok fazla uyaranla bombardımana tutulduğu zaman tek bir şeye konsantre olması zor. Peki konsantrasyon yeteneğimizi nasıl koruyabiliriz?Dr. Hasan İnsel
Bazı mesleklerde konsantrasyon, yaşamsal öneme sahiptir. Aslında günlük yaşamımızda hepimizin örneğin trafik kazalarını önleyebilmek, bir işin tamamlanabilmesi, önemli bilgileri hatırlayabilmek için konsantre olabilmemiz gerekir. Biz konsantre olmaya uğraşaduralım, öte yandan etrafımızı saran her türlü ekrandan akan görüntülerle, hızlı ve hareketli haber bildirimleriyle, dikkat dağıtan her türlü elektronik ve ileri teknolojik sistemle modern dünya, her alanda aklımızı çelmeye çalışıyor oysa.
Acaba dikkatimizi çelen bu etkenlerden sıyrılıp, konsantrasyon yeteneğimizi nasıl koruyabiliriz?
Bu soruya cevap vermeden önce konsantrasyon konusuna ve onun kardeşi olan dikkate bir göz atalım. Dikkat küresel bir kelimedir, etrafınızda olup biten ilgilendiğiniz her şeyin o anki durumunu ifade eder. Konsantrasyonsa daha yoğundur ve tek bir özel şeye bu dikkati odaklamaktır.
Savunma mekanizması
Aslında dikkat ve konsantrasyon insanlarda savunma mekanizması olarak gelişmiştir.
İlk insanlar sürekli olarak ihtiyatlı olmak zorundalardı, yoksa yem olurlardı. Ama ya çevrenizde devamlı dikkatinizi dağıtan şeyler oluyorsa. Bugünün dünyasında haberlerin sunuluşundan, süpermarketlerin iç düzeninden, reklam dünyasının çekiciliğine kadar her yerde konsantrasyonumuzu aralayıp, dikkatimizi başka yerlere çekmek için müthiş teknikler kullanılıyor.
Beyin çok fazla uyaranla bombardımana tutulduğu zaman haliyle tek bir şeye konsantre olması zor. Bazı uzmanlar Amerika’da bir çocuğun bir şeye konsantre olma süresinin artık 7 dakika civarında olduğunu belirtiyorlar, bu da televizyonda reklamlar arasında kalan seyredilebilen program süresine eş bir zaman. Avrupa’da çocuklarda dikkat süreleriyse daha uzun, bunun nedeni, belki de Avrupa’da reklamlar arası sürenin Amerika’ya nazaran daha uzun olması. Konsantrasyon becerilerimizi yerinde tutabilmek için bugünün modern dünyasına ara vermekte yarar var.
Hobileriniz olsun
Kendinizin ya da çocuğunuzun televizyon izleme miktarını azaltın. Bilgisayar çalışmanıza belirli aralar verin. Günlük koşuşturma içinde kendinize zaman ayırın, kitap okuyun, müzik dinleyin, sizi rahatlatacak hobiler bulun.
Hiç kendinize sordunuz mu, acaba çocuğunuz sizin gençliğinizde yaşadığınız açık hava arkadaşlığını yaşıyor mu? Peki, siz artık kendiniz yaşıyor musunuz? Evde teknolojiyi seyretmek yerine, teknolojinin ulaşamadığı alanlarda vakit geçirin; açık havada veya müze, resim sergileri gibi yerlerde.
Elektro-teknik çevrenizden özel hayatınızda uzaklaşın, sosyal çevrenizle ilişkilerinizi artırın. Arkadaşlarınıza, ailenize, dostlarınıza daha çok vakit ayırın. Hep birlikte televizyon seyretmek yerine örneğin sohbet edin, oyunlar oynayın.
Ne yediğinize dikkat edin. Sağlıklı beslenin. Basit şeker oranı yüksek yiyeceklerden uzak durun, bunlar özellikle tek başlarına yendiklerinde uyku hali verebilirler. Çoğu hazır paketlenmiş yiyecekler böyledir. Kafein veya nikotin sizi hızla canlandırır ama canlı tutma süresi kısadır. Muhakkak günlük hayatınıza aktivite katın, düzenli yürüyüş gibi egzersizler yapın.
Modern çağın sizi kendi içine çekmeye çalışan temposuna rağmen sakin ve rahat kalmaya çalışın. Gergin döngüyü kırmak için işyerinde her saat başı birkaç saniyeden birkaç dakikaya kadar süren molalar verin. Arada nefes egzersizleri yapın. Meditasyon gibi çalışmaları öğrenin, uygulayın. Ve mümkünse en azından arada bir yerinizden kalkıp, pencereden dışarı bakın. Bu önerileri uygularsanız modern dünyadan ara ara da olsa biraz uzaklaşıp, konsantrasyon yeteneğinize rahat bir nefes aldırmış olursunuz. MİLLİYET
