Değerli ziyaretçi; SSK ve Bağ-kur Ücretli Emeklilik Hesaplamaları ve Emeklilik Başvuruları için Hizmet veriyoruz. Emeklilik başvurusu ciddi iştir yanlış başvuru yaparak mağdur olmayın. Bize danışın...

SSK VE BAĞ-KUR EMEKLİLİK HESAPLAMA
• En Erken Nereden ve Nasıl Emekli Olacağınızın Tespiti • SSK ve Bağ-kur Emeklilik Başvuruları • Emeklilik Hesaplama • Hizmetimiz Ücretlidir.
SSK ve Bağ-kur Sorularınız İçin Yazın: 

7 Aralık 2012 Cuma

Sigorta başlangıcım 30.03.1988 olup askerliğimi 1990/1991 tarihleri arasında 15 ay yaptım borçlanmam halinde ne fayda sağlar?


NE ZAMAN EMEKLİ OLABİLİRİM?

18.03.1968 doğumluyum. Sigorta başlangıcım 30.03.1988 ve 3.016 günüm var. 1.837 günü basından ödendi. Askerliğimi 1990/1991 tarihleri arasında 15 ay yaptım. Borçlanmam halinde ne fayda sağlar? 10.07.2003 tarihinde memur oldum. Halen bu kadroda fiilen çalışmaktayım. Bu şartlarda ne zaman emekli olabilirim? Saygılarımla.

 İsmi Mahfuz

CEVAP: 12.09.1988 tarihli Sigorta girişiniz ve 4/a, 4/c mevzuatına göre ödenmiş toplam 17 yıl 8 ay hizmetiniz var. 7 yıl 4 ay daha prim öderseniz, 54 yaşınızın dolduğu 18.03.2022 tarihinde, 25 tam yıl ile Emekli Sandığı’ndan emekli olabilirsiniz. 15 ay askerliğinizin tamamını borçlanırsanız, 53 yaşınızda emekli olursunuz. Sigorta’da geçen 1 yıl 3 ay 9 gün basın indirimi Emekli Sandığı’nda geçerli olmuyor. Sigorta’ya 3.5 yıl prim öderseniz, 09.12.2016 tarihinde Sigorta’dan emekli olabilirsiniz.

Lütfi Köksal - TÜRKİYE

Emeklilik için kaç günüm var, askerlik borçlanması işime yarar mı, basın indirimim ne kadar, ne zaman emekli olabilirim?


NE ZAMAN EMEKLİ OLABİLİRİM?

17.01.1971 doğumluyum. 1989 tarihli Sigorta girişim var. Basın iş yerinde çalışıyorum. Kaç günüm var, askerlik borçlanması işime yarar mı, basın indirimim ne kadar, ne zaman emekli olabilirim? Aykan Kıyak/Trabzon

CEVAP: 01.12.1989 tarihli Sigorta girişiniz ve 5.122 gününüz var. 1989/2002 yıllarında 508 gün basın indirimi hak ediyorsunuz. Bu süre kadar giriş tarihiniz geri gidiyor ve 03.07.1988 oluyor. Buna göre; 25 yıl, 51 yaş ve 5.450 günle emekli olabilirsiniz. Basın indiriminin sona erdiği 30.09.2008 tarihine tadar toplam 2 yıl 5 ay 13 gün basın indiriminiz var. 2011/58 sayılı Genelge gereği basın indiriminiz aynı zamanda sigortalılık sürenize ilave ediliyor ve emeklilik yaşınızdan düşülüyor. Böylece 51 yaşınızın dolduğu 17.01.2022 tarihi yerine 04.08.2019 tarihinde, 5.450 günle emeklilik müracaatı yapabilirsiniz. Askerliğiniz 01.12.1989 tarihinden sonra olduğu için, borçlanmanızın erken emekli olmanıza faydası olmaz. Basın nedeniyle 3 yıl 5 ay 13 gün önce emekli olacaksınız.

Lütfi Köksal - TÜRKİYE

Yeni Ticaret Kanunu uyarınca tutulacak defterlerde son durum ne? - Dünya Gazetesinden Akif AKARCA yazdı!


Yeni Ticaret Kanunu uyarınca tutulacak defterlerde son durum 
 
Daha önceki yazılarımızda değinildiği üzere; 6102 sayılı Kanun'un defter tutma yükümlüğünü düzenleyen 64'üncü maddesinin 6335 sayılı Kanun'la değişiklik yapılmadan önceki birinci fıkrasında; "Her tacir, ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle malvarlığı durumunu, Türkiye Muhasebe Standartları'na ve 88'inci madde hükümleri başta olmak üzere bu kanuna göre açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorundadır." hükmü yer almaktayken, 6335 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonrasında bu fıkrada yer alan "Türkiye Muhasebe Standartları'na" ibaresi çıkartılmıştır.

Yapılan bu değişiklik uyarınca, ticari defterlerin, Türkiye Muhasebe Standartları'na göre tutulması yükümlülüğü kaldırılmıştır. Bu kapsamda, defterler eskiden olduğu gibi tutulacaktır.

6762 sayılı önceki Türk Ticaret Kanunu'na göre; tacir hükmi şahıs ise yevmiye defteri, defteri kebir, envanter defteri ve karar defteri; tacir hakiki şahıs ise karar defteri hariç olmak üzere yukarıda yazılı defterleri veya işletmesinin mahiyet ve önemine göre sadece işletme defteri tutmak durumundaydı.

Yeni Türk Ticaret Kanunu'nda tutulacak defterler belirlenirken; hükmi şahıs- hakiki şahıs ayrımı yapılmamış ve 64'üncü maddede tüm tacirlerin ticari defterleri tutmak ve defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç alacak ilişkilerini ve her hesap dönemi içinde elde edilen neticeleri, bu kanuna göre açıkça görülebilir şekilde ortaya koymak zorunda oldukları ifade edilmiştir. Keza, defterlerin, üçüncü kişi uzmanlara, makul bir süre içinde yapacakları incelemede işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutulacağı ve işletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesinin defterlerden izlenebilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.

Anılan maddede defterlerin onaylarına ilişkin düzenleme yapılırken, temel defterler olan ve fiziki ortamda tutulacak;
- Yevmiye,
- Defteri kebir,
- Envanter,
defterinin adları belirtilmiş ve bunların açılış onayı zorunlulukları açıklanmıştır. Yeni kanunda, yukarıda sayılan defterlerin yanı sıra aşağıdaki defterler de sayılmış ve bunların da "ticari defter" sayılacağı ifade edilmiştir:
- Pay defteri,
- Yönetim kurulu karar defteri,
- Genel kurul toplantı ve müzakere defteri.

Tutulacak defterler arasında işletme defteri sayılmamıştır. Bu durumda, işletme defterinin kaldırılmış olduğu düşünülebilir. Ancak Kanun'da yevmiye, defteri kebir ve envanter defteri dışında tutulacak defterlerin Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu tarafından bir tebliğ ile belirleneceği hükmü yer almıştır. Keza, anılan 64'üncü maddenin 5. fıkrası; "Bu kanuna tabi gerçek ve tüzel kişiler, 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun defter tutma ve kayıt zamanıyla ilgili hükümleri ile aynı kanunun 175'inci ve mükerrer 257'nci maddelerinde yer alan yetkiye istinaden yapılan düzenlemelere uymak zorundadır. Bu kanunun defter tutma, envanter, mali tabloların düzenlenmesi, aktifleştirme, karşılıklar, hesaplar, değerleme, saklama ve ibraz hükümleri 213 sayılı Kanun ile diğer vergi kanunlarının aynı hususları düzenleyen hükümlerinin uygulanmasına, vergi kanunlarına uygun olarak vergi matrahının tespit edilmesine ve buna yönelik mali tabloların hazırlanmasına engel teşkil etmez." şeklinde değiştirilmiştir.

Vergi Usul Kanunu'nun 172'nci maddesinde; aşağıda yazılı gerçek ve tüzel kişilerin bu kanunun esaslarına göre defter tutmaya mecbur oldukları belirtilmiştir:

1. Ticaret ve sanat erbabı,
2. Ticaret şirketleri,
3. İktisadi kamu müesseseleri,
4. Dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler,
5. Serbest meslek erbabı,
6. Çiftçiler.

Anılan kanunda;

-  Bilanço esasına gore tutulacak defterler olarak; yevmiye defteri, defterikebir ve envanter defteri,
- İşletme hesabı esasına gore tutulacak defterler olarak ise; işletme hesabı defteri
sayılmıştır. Dolayısıyla, yeni Türk Ticaret Kanunu'nda açık olarak belirtilmemiş olmasına rağmen "işletme defteri" tutulacaktır.
Vergi Usul Kanunu'nun 220'nci maddesinde ise aşağıda sayılan defterlerin tasdik ettirilmesinin mecburi olduğu hükmüne yer verilmiştir:
- Yevmiye ve envanter defterleri,
- İşletme defteri,
- Çiftçi işletme defteri,
- İmalat (246 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği'ne göre muhasebe işlemlerini 7/A seçeneğine göre tutan mükelleflerin imalat defteri tutma mecburiyeti 01.01.1996 tarihinden itibaren kaldırılmıştır.) defteri,
- Nakliyat vergisi defteri,
- Yabancı nakliyat kurumlarının hasılat defteri,
- Serbest meslek kazanç defteri.

Eski Türk Ticaret Kanunu'nda defterlerin kullanılmaya başlanmadan önce tasdik edilmesi öngörülmüş, tasdikin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun defterlerin tasdikine ilişkin hükümlerinde yer alan bilgileri içerecek şekilde ve defterlerin tasdikine ilişkin hükümlerine göre yapılacağı belirtilmişti.

Yeni Türk Ticaret Kanunu'na göre; ticari defterler ( yevmiye, defteri kebir, envanter defteri, pay defteri, yönetim kurulu karar defteri, genel kurul toplantı ve müzakere defteri) açılış onayları kuruluş sırasında ve kullanılmaya başlanmadan önce noter tarafından yapılacaktır. (Şirketlerin kuruluşunda açılış tasdikleri ticaret sicili müdürlükleri tarafından da yapılabilir.) Bu defterlerin izleyen faaliyet dönemlerindeki açılış onayları ise; kullanılacağı faaliyet döneminin ilk ayından önceki ayın sonuna kadar (Hesap dönemi takvim yılı olanlar için, bir önceki hesap döneminin Aralık ayı içinde) notere yaptırılacaktır. Pay defteri ile genel kurul toplantı ve müzakere defteri ise yeterli yaprakları bulunmak kaydıyla izleyen faaliyet dönemlerinde de açılış onayı yaptırılmaksızın kullanılabilir.

Yeni Türk Ticaret Kanunu'nda, defterlerin kapanış tasdik zamanlarında değişiklikler yapılmış olup, daha önce yevmiye defterinin kapanış tasdiki izleyen yılın ( hesap döneminin) ocak ayında, envanter defterinin kapanış tasdiki ise izleyen yılın (hesap döneminin) mart ayında yapılmakta iken; yeni Türk Ticaret Kanunu'na göre; sadece yevmiye defterinin ve yönetim kurulu karar defterinin kapanış tasdiki yapılması zorunlu tutulmuş ve bu kapanış tasdiklerinin, izleyen faaliyet döneminin üçüncü ayının sonuna kadar notere yaptırılması öngörülmüştür. (Vergi kanunlarında ise kapanış tasdikleri öngörülmemiştir.)

Yeni Ticaret Kanunu'nun 64'üncü maddesinde; ticari defterlerin elektronik ortamda tutulması halinde bu defterlerin açılışlarında ve yevmiye defteri ile yönetim kurulu karar defterlerinin kapanışında noter onayı aranmayacağı belirtilmiştir.

Keza anılan madde hükmünde; fiziki ortamda veya elektronik ortamda tutulan ticari defterlerin nasıl tutulacağının, defterlere kayıt zamanının, onay yenileme ile açılış ve kapanış onaylarının şekli ve esaslarının Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı'nca müştereken çıkarılacak tebliğle belirleneceği ifade edilmiştir. Ancak, bugüne kadar bu konuda tebliğ düzenlemesi yapılmamıştır. Tebliğ düzenlemesi yapılmamış olsa bile yukarıda açıklanan hususlar çerçevesinde defterlerin tutulmasına ve onaylarının yaptırılmasına özen gösterilmelidir.

Akif Akarca - DÜNYA

İşsizlik ödeneğinin kesilmesi - KİMLERE İŞSİZLİK MAAŞI VERİLMEZ?


İşsizlik ödeneğinin kesilmesi
 
İşsizlik sigortası işsizlikle mücadelede pasif istihdam tedbirlerinden biri olarak öne çıkmaktadır ve amaç kişinin en kısa zamanda şartlarına uygun işlerde çalışmasını sağlamaktır.

 İşsizlik sigortası kapsamında ilgililere;
- İşsizlik ödeneği,
- 5510 sayılı Kanun gereği ödenecek sigorta primleri,
- Geçici işsizlik halinde işçilere kısa çalışma ödeneği verilmesi,
- İş bulma ile meslek geliştirme, edindirme ve yetiştirme eğitimi verilmesi,
hakları verilmektedir. İşsizlik ödeneği her ayın sonunda aylık olarak işsizin kendisine ödenir. İlk işsizlik ödeneği ödemesi ise ödeneğe hak kazanılan tarihi izleyen ayın sonuna kadar yapılır. İşsizlik ödeneğinden damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesinti yapılamaz. Ayrıca işsizlik ödeneği, nafaka borçları dışında haciz veya başkasına devir ve temlik edilemez. Sigortalının kusurundan kaynaklandığı belirlenen fazla ödemeler yasal faizi ile birlikte geri alınır. Ancak ölen sigortalı işsizlere ait fazla ödemeler geri tahsil edilemez.

Hizmet akdinin sona ermesinden önceki son 120 gün prim ödeyerek sürekli çalışmış olanlardan, son üç yıl içinde;
- 600 gün işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 180 gün,
- 900 gün çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 240 gün,
- 1080 gün işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 300 gün,
süre ile işsizlik ödeneği verilir.
İşsizlik ödeneğinin miktarı günlük ortalama kazanç üzerinden hesaplanır. Şöyle ki, işsizlik ödeneğinin miktarı, sigortalının son dört aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının %40'ıdır.

Ancak bu şekilde hesaplanan işsizlik ödeneği miktarı, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 39'uncu maddesine göre 16 yaşından büyük işçiler için uygulanan aylık asgari ücretin brüt tutarının %80'ini geçemez. 

Aşağıda belirtilen durumda olanlar işsizlik ödeneğinden yararlanamamaktadır;
- Çalışmakta olduğu işten istifa ederek kendi isteği ile ayrılanlar.
- Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan davranışları nedeniyle işveren tarafından işinize son verilenler.
- İş sözleşmesi grev ve lokavt gibi nedenlerle askıya alınmış olanlar.
- İşten ayrılmadan önceki son üç yıl içerisinde, en az 600 gün işsizlik sigortası primi bulunmaması veya geriye doğru son 120 günün sürekli olmaması.
- Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı alanlar.
İşsizlik ödeneği almakta iken;
- Çalışma ve İş Kurumu (İş-Kur) tarafından teklif edilen mesleklerine uygun ve son çalıştıkları işin ücret ve çalışma koşullarına yakın ve ikamet edilen yerin belediye mücavir alanı sınırları içinde bir işi haklı bir nedene dayanmaksızın reddeden,
- İşsizlik ödeneği aldığı sürede gelir getirici bir işte çalıştığı veya herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı aldığı tespit edilen,
- İş-Kur tarafından önerilen meslek geliştirme, edindirme ve yetiştirme eğitimini haklı bir neden göstermeden reddeden veya kabul etmesine karşın devam etmeyen,
- Haklı bir nedene dayanmaksızın İş-Kur tarafından yapılan çağrıları zamanında cevaplamayan, istenilen bilgi ve belgeleri öngörülen süre içinde vermeyen,
sigortalı işsizlerin işsizlik ödenekleri kesilir.

İş-Kur tarafından önerilen meslek geliştirme, edindirme ve yetiştirme eğitimini haklı bir neden göstermeden ret ettiği için veya kabul etmesine karşın devam etmediği için işsizlik ödeneği kesilenler ile haklı bir nedene dayanmaksızın İş-Kur tarafından yapılan çağrıları zamanında cevaplamayarak, istenilen bilgi ve belgeleri öngörülen süre içinde vermediği için işsizlik ödeneği kesilenlere, öngörülen ödeneklerin kesilme gerekçesinin ortadan kalkması halinde, işsizlik ödeneği ödenmesine yeniden başlanır. Ancak bu suretle yapılacak ödemenin süresi başlangıçta belirlenmiş olan toplam hak sahipliği süresinin sonunu geçemez.

Muvazzaf askerlik dışında herhangi bir nedenle silahaltına alınanlarla hastalık ve analık nedeniyle geçici iş göremezlik ödeneği almaya hak kazanan sigortalı işsizlerin işsizlik ödeneklerinin ödenmesi bu durumların devamı süresince durdurulur.

Resul Kurt - DÜNYA

İş hayatında takım elbise ve kravat zorunluluğu olan erkekler okusun - BEYİN VE BOYUN PROBLEMLERİNE DİKKAT!

Kravat takan erkekler dikkat!

Kravat takan erkekler dikkat!

İş hayatında takım elbise ve kravat zorunluluğu olan erkekler farkında olmadan ciddi bir tehlike altında...

Reem Nöropsikiyatri Merkezinden Nöroloji uzmanı Dr.  Mehmet Yavuz, iş hayatında takım elbise ve kravat zorunluluğu olan erkeklerin farkında olmadan ciddi bir tehlike altında yaşadığını belirterek, özellikle sıkı bağlanan kravatların, baş ağrısından damar sertliğine, kireçlenmeden gırtlak kanserine kadar birçok ciddi rahatsızlığa neden olabildiğini dile getirdi

Yavuz, yaptığı açıklamada, günün en az 8 saatinin geçirildiği kapalı ortamdaki iş yerlerinin çalışanlar için ciddi bir stres kaynağı olduğuna işaret ederek, erkeklerin takım elbise ve kravat giymesinin zorunlu olmasının ise mevcut stresi artıran bir faktör olduğunu kaydetti.
 
BEYİN VE BOYUN PROBLEMLERİ

Özellikle sıkı bağlanan kravatların erkeklerde baş ağrısı ve konsantrasyon eksikliğine neden olduğunu belirten Yavuz, gün boyu gevşetilmeden kullanılan kravatların beyin ve boyun problemlerini beraberinde getirdiğini vurguladı.
 
Sıkı bağlanan kravatın vücuttan beyne kan pompalayan damarların verimini azalttığını da ifade eden Yavuz, şu bilgilere yer verdi:
 
''İş hayatında takım elbise ve kravat zorunluluğu olan erkekler farkında olmadan ciddi bir tehlike altında yaşıyor. Özellikle sıkı bağlanan kravatlar, baş ağrısından damar sertliğine, kireçlenmeden gırtlak kanserine kadar birçok ciddi rahatsızlığa neden olabiliyor. Uzun yıllar kullanılan sıkı kravatlar boyundaki şah damarlarında kireçlenme ve damar sertliğine neden oluyor. Stresi artıran sıkı kravat kişide çabuk sinirlenme, hoşgörü kaybı ve anksiyeteye de neden olabiliyor.  Kravatın boyun bölgesinde oluşturduğu baskı gırtlak kanserini tetikleyen kronik irritasyona da yol açabiliyor.''

Yavuz, ciddi rahatsızlıkları önlemek için kravatın düğüm bölgesinin gevşek ve gırtlağa baskı yapmayacak şekilde kullanılması gerektiğini de vurguladı.

Kaynak: POSTA

İş hayatına özel beslenme önerileri - ZİNDE TUTAN BESİNLER!

Erkekleri zinde tutan 3 besin

Erkekleri zinde tutan 3 besin

Ara öğünlerde yapılan ufak atıştırmaların hem zihinsel fonksiyonları artırdığını hem de metabolizmayı hızlandırdığını söyleyen uzmanların zindelik için önerdiği besinler; kayısı, ceviz ve incir

Uzmanlara öre, özellikle gün içinde yemeğe zaman ayıramayan erkeklerde en çok görülen beslenme sorunu, akşam eve gidince günün stresinden de uzaklaşmak için aşırı miktarda yemek oluyor.

Beslenme ve Diyet Uzmanı Dilem İrkin, aşırı yemek yeme nedeniyle göbek bölgesinde yağlanma, şeker metabolizmasında bozulma gibi sorunların ortaya çıktığını belirtiyor. İrkin, gün içinde aralarda yapılan ufak atıştırmaların hem yorgunluğun neden olduğu zihinsel fonksiyonlardaki azalmaya engel olacağını, hem de metabolizma hızını artırarak yağlanmayı engelleyeceğini ifade ediyor.

İş hayatına özel beslenme önerilerinde bulunan Dilem İrkin, şişmanlamayı önleyen basit değişiklikler yapılabileceğini söylüyor ve önerilerini şöyle sıralıyor:

- Taze ya da kurutulmuş meyveleri taşımak kolay olduğu gibi, şeker ihtiyacını da gidermeye yarayacaktır. 
- Ceviz, fındık, badem gibi kuruyemişler, diyet bisküviler hem tüketim açısından pratiklik sağlayacak, hem de çabuk enerji sağlayarak kan şekeri düşüklüğünün neden olduğu yorgunluğu azaltacaktır. 
- Sık tercih edilen ve toplum olarak beslenme alışkanlığımızda bulunan kuru kayısı içerdiği yüksek potasyum ile başta kalp kası olmak üzere tüm kasların ve sinirlerin iyi çalışmasını sağlıyor. 
- Kayısı ayrıca, yüksek lif içeriği ile sindirim sorunlarına da iyi geliyor, kanserden koruyucu rol oynuyor. 

İNCİR HÜCRELERİ YENİLİYOR

İncir içeriğindeki B1, B2 vitaminleri ve fosfor, potasyum gibi minerallerle hücrelerin yenilenmesini sağlıyor. Yüksek oranda kalsiyum içeriği ile kemik sağlığında önemli rol oynuyor. Yüksek orandaki lif içeriği ise kötü kolesterolün düşürülmesinde etkili oluyor. 

CEVİZ YORGUNLUĞU AZALTIYOR

Ara öğün olarak seçebileceğimiz diğer bir besin olan ceviz ise yüksek doymamış yağ asidi içeriği ile kalp sağlığı açısından büyük önem taşıyor. Özellikle gün içindeki yorgunluktan uzaklaşmak ve zindelik kazanmak için ceviz iyi bir tercih. Fakat bu besinlerin yüksek kalorili olduklarını unutmamak ve tüketilen miktarlara dikkat etmek gerekiyor.

3 ADET KURU KAYISININ 50 KALORİ

Ara öğünlerde süt veya yoğurdu tercih etmek, içeriğindeki laktozdan dolayı gaz sıkıntısı yaratabilir. Bu da çalışma esnasında performansın düşmesine neden olabilir. Bu gruptan bir gıda tercih edilecekse hazmı kolaylaştıran, bağışıklık mekanizmasını güçlendiren probiyotik yoğurtlar iyi bir ara öğün alternatifi olabilir.”
Beslenme Uzmanı Dilem İrkin, 3 adet kuru kayısının 50 kalori, 2 adet kuru incirin 100 kalori, 1 orta boy ithal muzun 100 kalori ve 2 adet cevizin de 45 kalori olduğunu hatırlatıyor.

Kaynak: POSTA

Protez dişlerin temizliği - NASIL YAPILMALI?

Protez dişleri temizlerken dikkat!

Protez dişleri temizlerken dikkat!

Protez dişlerin bakımı, yapay olsalar da en az gerçek dişler kadar önem taşıyor

Yaşlandıkça dişlerimiz de zarar görür ve ileri yaşlarda dişlerimizi kaybedebiliriz. Ancak bu durumun en önemli nedeni zamanında dişlerimize gereken önemi göstermememiz. Çeşitli nedenlerle kaybedilen dişlerin yerine protez dişler yapılıyor. Genel anlamda önemsenmeyen yapay dişlerin bakımı doğru yapılmadığı takdirde ağız enfeksiyonlarına ve ağız kokusuna neden oluyor.
Diş Hekimi Çağdaş Kışlaoğlu, protez dişleri ve bakımını anlatıyor.

PROTEZ NİÇİN YAPILIR?

“Protez diş, hastanın diş kayıplarında ve diş etinde oluşan tedavi için geç kalınmış durumlarda kullanılıyor. Hastanın kaybettiği dişler yerine yapay materyallerle takma dişler yapılarak dişlerin eski işlevlerini yerine getirmeleri sağlanıyor. Çünkü kaybedilen dişlerle birlikte kişinin günlük hayatı ve yeme keyfi bir anda kâbusa dönüşüyor.
Bu şekilde hastalar estetik açıdan istedikleri görünüme ve sağlıklı ağız yapısına tekrar kavuşuyor. Protez dişler yapılmadan önce hastaların çoğu psikolojik olarak kendilerini rahatsız hisseder ve gülmeyi unuturlar. Yapılan protez dişlerle birlikte hastanın psikolojik açıdan kendini rahat hissetmesi ve daha rahat gülmesi sağlanmış oluyor.”

PROTEZ DİŞ ÇEŞİTLERİ NELERDİR?

Protez dişler hastanın durumuna göre değişir. Çeşitleri ise şunlardır:

Sabit Protezler: Sabit protez kron-köprü benzeri yapıştırmalı protezlerdir. Sabit oldukları için diş hekimi tarafından çıkarılmalıdırlar.

Hareketli Protezler: Genel anlamda ağızdaki bütün dişlerin kaybedildiği durumlarda uygulanır. Yaşlı hasatlarımızda daha çok tercih edilen bir protezdir. Hasta bu dişleri kendisi çıkarıp takabilir.

Total Protezler: Hastanın tüm dişerini kaybetmiş olduğu durumlarda uygulanabilir.

Parsiyel Protezler: Dişlerin bir kaçının kaybedilmesi durumunda uygulanır. Burada dişler hastanın ağzına kanca ve tırnak gibi materyallerle sabitlenir.

Hassas Protezler: Estetik görünümlü protez diş uygulamasıdır. Kısmen diş eksikliği olan hastalarda uygulanabilir. 

İmplant Üssü Protezler: Sabit ve hareketli olarak ikiye ayrılır. Sabitler tek ya da daha fazla olan diş kayıplarında implanttan destek alınarak yapılan kron veya köprülerdir. Hareketli olanlar ise ağızdaki dişlerin tamamen kaybedilmesi anında, kemiklerin yetersiz olduğu durumlarda implanttan destek alınarak yapılan protezlerdir.”

BAKIMIN ÖNEMİ NEDİR?

“Protez dişlerin bakımı dişlerin görümünün zarar görmemesi ve ağız kokusu yaparak ağız içersinde oluşabilecek enfeksiyonlara karşı çok önemlidir. Aynı zamanda protez dişler temizlenmediği takdirde diş etinde çekilmeler oluşabilir.”

BAKIMI NASIL YAPILMALI?

— Sabit protezlerin temizliğinde eczanelerde sıklıkla bulunan özel diş ipleri kullanılmalıdır. Bu diş ipi sabit protezlerin temizlenmesinde oldukça etkilidir.

— Hareketli protezlerin temizliğinin en etkili yolu kimyasal sıvılarda bekletmektir.

— Yemeklerden sonra protezler çıkarılıp su ile temizlenmelidir.

— Öğün aralarında ve yatmadan önce mutlaka protezler fırçalanmalıdır.

— Fırçalama işleminde normal ve protez diş fırçaları ve protez dişler için üretilen macunlar kullanılabilir.

— Fırçalama işleminde bütün yüzeyler tam olarak temizlenmelidir.

— Protez temizliğinde aşındırıcı tozlar kullanılmamalıdır. Çünkü diş yüzeyinde çizilmeler olur ve zamanla lekeler oluşur.

— Protez üzerinde oluşan tartar ve protez içindeki kalıcı lekeler diş hekimi tarafından temizlenmelidir.

— Zaman zaman protezinizi, özel protez sıvılarında bekletebilirsiniz. Kimyasal maddeye maruz kalan protezinizi yıkadıktan sonra kullanmanız gerekir. 

— Protez dişlerin takılmasından sonra da rutin olarak diş hekimi kontrollerine gidilmelidir.

Kaynak: POSTA

Çocuklara içirilen meyve sularının içeriğine dikkat - İÇİNDEKİLER KISMINA MUTLAKA BAKIN!

Meyve suyu diye kimyasal içirmeyin
'Meyve suyu diye kimyasal içirmeyin'

Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nden Prof. Hasan Kocaokutgen, çocuklara içirilen meyve sularının içeriğine mutlaka bakılmasını önerdi

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Kocaokutgen, karaduttan yeşil muza, elma, armut, şeftaliden kiraza, ananastan böğürtlene kadar onlarca çeşit aroma bulunduğunu, aromaların ise kimyasal ürünler olduklarını vurguladı.

''Çocuklarımıza meyve suyu içirirken sağlıkları için doğal olanları tercih etmeliyiz'' diyen Kocaokutgen, alınan ürünün mutlaka 'içindekiler' kısmına bakılması gerektiği uyarısında bulunarak, şunları söyledi:

''Meyve suyu alacaksak 'içindekiler' kısmına mutlaka bakmamız lazım. Meyve suyu konsantresi ya da meyve suyu, meyve suyu püresi diyorsa içinde doğal meyveler olduğunu gösterir. Ama içindekiler kısmına baktığınız  zaman aroma diyorsa, doğala özdeş aroma diyorsa doğal olmayan kimyasal bir üründen söz ediliyor demektir. Sağlığımız açısından, çocuklarımızın sağlığı açısından mümkün olduça doğal olmayan gıdalardan uzak durmaya çalışmak gerekir."

Kaynak: POSTA

Üşüme, yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü, baş dönmesi gibi sorunlar yaşıyorsanız dikkat - KİMLER RİSK ALTINDA?

B12 eksikliği depresyona sokabilir

B12 eksikliği depresyona sokabilir

Üşüme, yorgunluk, konsantrasyon güçlüğü, baş dönmesi gibi sorunlar yaşıyorsanız ve depresyon tedavisi görecek kadar hayatla bağlarınız koptuysa nedeni B12 vitamini eksikliği olabilir

DNA sentezinde çok önemli bir role sahip olan B 12, sinir sistemi için de çok gerekli bir vitamin. B vitaminleri depo edilebilme özelliğine sahip, en fazla karaciğerde depolanıyor.

B12 vitamini eksikliğinde sinir hasarı, kansızlık, unutkanlık, depresyon ve yorgunluk gibi sorunlar görüldüğünü vurgulayan Uzman Diyetisyen Pınar Kural Enç, B12 vitamini eksikliğinde oluşan tablo hakkında şu bilgileri verdi:

“Bu vitaminin eksikliği hafızanın zayıflamasına, el ve ayakların uyuşmasına neden olabilir. Çocukların zeka düzeylerinde düşüklük, aynı zamanda konuşma ve yürümede gecikmede de etkili olabilir. Pernisiyoz anemide vücut yeteri kadar B12 vitaminine sahip olmadığı için yeterli miktarda sağlıklı alyuvar yapamaz.
Vücudunuza oksijen taşıyacak yeterince alyuvar yoksa kendinizi yorgun ve bitkin hissedebilirsiniz. Şiddetli ve uzun süren pernisiyoz anemi kalbe, beyne ve diğer organlara hasar verebilir. Pernisiyoz anemi aynı zamanda sinir hasarı, nörolojik sorunlar (depresyon) ve sindirim sistemi problemleri gibi başka komplikasyonlara da yol açabilir. Ayrıca, pernisiyoz anemili kişilerde mide kanserine yakalanma riski artabilir.

KİMLER RİSK ALTINDA? 
Vejetaryen beslenenlerde, sürekli tek tip diyet yapanlarda, yaşlılarda, emilim bozukluğu hastalıklarında, doğum kontrol hapı ve bazı ilaçların kullanımında, pankreas yetersizliğinde, bağırsak parazitleri ve bakterilerin varlığında B12 yetersizliği görülebilir.”

Uzman Diyetisyen Pınar Kural Enç, besinlerin saklanması ve pişirilmesi sırasında da vitamin kaybı olabileceğini belirtti: “Örneğin; ızgara etin yüksek ısıda pişirilmesiyle ve et suyunun damlamasıyla, sütün pastörizasyon ve kaynama işlemleriyle, balığın pişirildikten sonra suyunun dökülmesiyle B12 vitamininin etkinliği oldukça azalır. Asit, alkali ve ısıya karşı dayanıksızdır. Kaynatma süresinin uzaması ve derecesinin yükselmesi B12 vitamininin kaybını artırır” dedi.
B12 vitamininden zengin et, süt, peynir, yumurta ve balığın mutlaka beslenmede olması gerektiğini belirten Diyetisyen Enç, “Vejetaryenler içinse süt ürünleri ve yumurtaya ağırlık vermek önerilebilir. Sonuç olarak unutkanlık, dikkat dağınıklığı, halsizlik ve ileride karşılaşılabilecek daha ciddi problemlerin engellenmesi için B12'den zengin besinlerin ihmal edilmemesi ve 6 ayda bir mutlaka B12 düzeyinin ölçülmesi yararlı olacaktır” şeklinde konuştu.

Kaynak: POSTA


Hastalıklardan korunmanın ve güçlü bağışıklık sisteminin sırrı - A VİTAMİNİ HANGİ BESİNLERDE BULUNUR?

Güçlü bağışıklığın sırrı onlarda saklı

Öksürüp, aksıran ve kendini hasta hissedenlerin arttığı sonbahar günlerinde hastalıklardan korunmanın yolu güçlü bağışıklık sisteminden geçiyor

Birçok çalışma, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde beslenmenin, fiziksel aktivitenin ve kilo kontrolünün etkin olduğunu gösteriyor.

Beslenme Uzmanı Prof. Dr. Banu Çaycı, yetersiz uyku, stres gibi olumsuzlukların da bağışıklık sistemini zayıflattığını söyledi. Vitamin ve minerallerin bağışıklık sistemini destekleyen besin öğeleri olduğunu vurgulayan Prof. Çaycı, hangi vitaminin ne işe yaradığı ve bağışıklığı nasıl güçlendirdiği hakkında şu bilgileri verdi:
Vitamin A: Retinol veya beta-karoten bağışıklık sistemini destekleyen bir vitamindir. Solunum ve mide-bağırsak sistemindeki mukozal yüzeylerinin bütünlüğünü koruyan A vitamini, antikor ve beyaz küre sayısını artırır. Görme fonksiyonu için gereklidir, büyüme, üreme, kemik ve diş gelişimde etkilidir, cildin, tırnakların ve saçların sağlıklı kalmasını sağlar. Antioksidan özelliğinden dolayı kalp hastalıkları ve kanserden korur.

A VİTAMİNİ HANGİ BESİNLERDE BULUNUR?

Balıkyağı, karaciğer, tereyağı, krema, peynir, yumurta sarısı en önemli kaynaklardır. Sonradan A vitaminine dönüşecek olan Beta Karoten ve diğer karotenoidler ise yeşil yapraklı ve sarı sebzelerde, tahıllarda bulunur. Bir insan günde ortalama 800 mg. A vitamini tüketmelidir. Sigara içiyor, alkol tüketiyorsanız veya protein içeriği oldukça yüksek bir beslenme düzeniniz varsa A vitamini ihtiyacınız artacaktır.

Birçok çalışma, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde beslenmenin, fiziksel aktivitenin ve kilo kontrolünün etkin olduğunu gösteriyor. Beslenme Uzmanı Prof. Dr. Banu Çaycı, yetersiz uyku, stres gibi olumsuzlukların da bağışıklık sistemini zayıflattığını söyledi. Vitamin ve minerallerin bağışıklık sistemini destekleyen besin öğeleri olduğunu vurgulayan Prof. Çaycı, hangi vitaminin ne işe yaradığı ve bağışıklığı nasıl güçlendirdiği hakkında şu bilgileri verdi:
Vitamin A: Retinol veya beta-karoten bağışıklık sistemini destekleyen bir vitamindir. Solunum ve mide-bağırsak sistemindeki mukozal yüzeylerinin bütünlüğünü koruyan A vitamini, antikor ve beyaz küre sayısını artırır. Görme fonksiyonu için gereklidir, büyüme, üreme, kemik ve diş gelişimde etkilidir, cildin, tırnakların ve saçların sağlıklı kalmasını sağlar. Antioksidan özelliğinden dolayı kalp hastalıkları ve kanserden korur.

Omega-3: Vücudun omega-3 yağ asidine ihtiyacı daha anne karnında başlar, çocukluk, ergenlik, yetişkinlik ve yaşlılık boyunca bu ihtiyaç devam eder. Araştırmalar, özellikle günümüz beslenme alışkanlıklarında Omega 3'ün yetersiz alındığını, buna karşın Omega 6'yı (bitkisel yağlar) gerektiğinden fazla tükettiğimizi gösteriyor. Sağlığa fayda sağlayan ise Omega 6 ve Omega 3 yağ asitlerinin ideal bir denge ile alınmasıdır.

HAFTADA 2-3 PORSİYON BALIK TÜKETİLMELİ

Dünya Sağlık Örgütü tarafından minimum 5, maksimum 10 gr. Omega 6 yağ asitine karşılık, 1 gr. Omega 3 yağ asidi alınmasıyla bu dengenin sağlanacağı öngörülüyor. Bağışıklık sisteminde yer alan ve mikropları yok eden fagositlerin aktivitesini artırır. Hücre membranlarını enfeksiyonlara karşı korur. Yapılan birçok bilimsel çalışmada, depresyon, kalp ritm bozukluğu, spastik kolon ve romatoid artiriti bulunan hastalarda omega 3 yağ asiti eksikliği görülmüştür. Omega 3 alımını sağlayabilmek için haftada 2-3 porsiyon balık tüketilmelidir.

Yoğurdun faydaları - GÜZELLİĞİNİZE GÜZELLİK KATIN!

Yoğurdun faydaları saymakla bitmiyor

Yoğurdun faydaları saymakla bitmiyor

Türk damak tadının vazgeçilmezi olan yoğurt, insan sağlığı açısından kaynağı sütte bile olmayan faydalara sahip

Yoğurt; potasyum,  fosfor, riboflavin, iyot, çinko ve B12 vitamini bakımından zengin. Aynı  zamanda yağda eriyen vitaminler, görme fonksiyonlarına katkısı olan A vitamini ve bağışıklık sistemini güçlendiren E vitamini içeriyor.

Yoğurdu normal öğünlerde diğer yemeklerle birlikte veya öğün aralarında yiyebilirsiniz. Öğün aralarında yemeyi tercih ediyorsanız meyve, salata ve ya  çiğ sebzeler eşliğinde tüketebilirsiniz. Böylece günlük vitamin ihtiyacınızın büyük bir bölümü karşılamış olursunuz. Damak zevkinize göre yoğurdun içine küçük parçalar halinde meyveler katarak da yiyebilirsiniz.

Yoğurt zengin besin değeri sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirir.

Yörsan Beslenme ve Diyet Uzmanı Nilüfer Hakarayan bu konuda şunları söyledi: “Yoğurt zengin besin değeri sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcıdır. Bu özelliği nedeniyle vücudumuzu kanserden, mide ve bağırsak hastalıklarından, mide, kolon ve ince bağırsak kanserlerine kadar birçok hastalıktan korunmasında yardımcı olur. Yoğurt kolesterol emilimini azaltır, probiyotik aktiviteye sahiptir ve çocukların bulaşıcı karaciğer iltihabı (hepatit) hastalıklarının tedavilerinde yardımcı olarak .Ayrıca yoğurt, bağırsaklarda bulunan tehlikeli ve zararlı mikropların yaşamasını engeller.” dedi

KAS GELİŞİMİNE YARDIMCI OLUR

Yörsan Beslenme ve Diyet Uzmanı Nilüfer Hakarayan’ın verdiği bilgilere göre; yoğun  egzersiz çalışması sonrasında protein içeriği yüksek yoğurt, iyi bir seçim. Protein, kasların kendini toparlaması için gerekli.  Ayrıca yoğurtta bulunan  karbonhidrat, ağır egzersiz sonrası kaslarda azalan   depoları dolduruyor.  

YOĞURT KALSİYUM DEPOSUDUR

Kalsiyum, güçlü kemikler ve sağlıklı dişler için önemli. Vücut yeterli kalsiyum aldığında bu, doğrudan kemikler için kullanılıyor. Yoğurt kalsiyumun çok iyi bir kaynağı ama az yağlı olanları daha çok kalsiyum içeriyor. 1 kase tam yağlı yoğurtta kalsiyum oranı, 330 mg.’ken 1 kase light yoğurtta 350 mg.

OSTEOPOROZU ÖNLÜYOR

Kemiklerin kütle kaybetmesine yol açan, yaygın görülen kemik metabolizması hastalığına deniyor. Osteoporoz-beslenme ilişkisi incelendiğinde, karşımıza yetersiz kalsiyum tüketimi ve D vitamini alımı çıkıyor. Yoğurttaki kalsiyum ve D vitamini kombinasyonu avantaj yaratıyor. Yörsan Beslenme ve Diyet Uzmanı Nilüfer Hakarayan’ın verdiği bilgilere göre; Kalsiyum kemiklerin güçlenmesini sağlarken,   D vitamini kalsiyumun depolanmasına yardımcı oluyor.

GÜZELLİĞİNİZE GÜZELLİK KATIN

Güzellik için de çok önemli bir besin kaynağı olan yoğurdun cilde müthiş bir parlaklık kazandırdığını da belirtmek gerekir. Yörsan Beslenme ve Diyet Uzmanı Nilüfer Hakarayan’ın verdiği bilgilere göre; yoğurdun  kas kütlesini koruyucu ve yağ yakımına yardımcı olması özelliği nedeniyle formda kalmaya yardımcı oluyor. Ayrıca yoğurt, doğal bir nefes kokusu ve diş taşı önleyicisidir. Ayrıca kilo vermek ve özellikle karın bölgesindeki fazla kilolardan kurtulmak isteyenler için de ideal bir besindir.

Kaynak: POSTA

Diyabet hastalığı ile depresyon ilişkisi - ÇOK İLGİNÇ!

Önce depresyon sonra şeker

Depresyonu daha sonra sıklıkla diyabet izliyor. Ancak diyabet hastalarının depresyona girme riski de büyük. Bu iki rahatsızlık birbirini büyük ölçüde etkiliyor

Deutsche Welle Türkçenin haberine göre; Almanya'da yaşayan 7 milyondan fazla diyabet hastasının dörtte biri aynı zamanda depresyon hastası. Berlin merkezli Alman Psikiyatri, Psikoterapi ve Ruh Sağlığı Toplumu (DGPPN) adlı kuruluşun raporuna göre, depresyon ilerleyen yıllarda diyabete yakalanma konusunda bir risk faktörü.

DGPPN'den Profesör Ulrich Schweiger, “Depresyon diyabete yakalanma riskini yüzde 60 artırıyor. Bunun yanı sıra diyabetin ağır ilerlemesi ve aşırı kilo, yüksek tansiyon ve sinir hasarı gibi semptomlar da gözlemleniyor” şeklinde konuşuyor.

Diyabete yakalanma riskinin artmasında depresyon sırasında metabolizmadaki değişikliğin etkili olabileceği belirtiliyor. Yapılan bir araştırmaya göre, depresyon hastalarında yemek sonrası insülin oranının sağlıklı insanlara göre daha yüksek olduğu tespit edildi. Ayrıca bu kişilerde yağ birikimini arttıran hormon kortizol ve insülinin, yağ yakıcı hormonlar testosteron ile büyüme hormonlarından daha fazla salgılandığı görüldü.

Uzmanlar, dengeli beslenmeyi ve düzenli spor yapılmasını tavsiye ediyor. POSTA

Tükenmişlik Sendromundan kurtulmanın yolları - BAŞLICA SEBEBİ BAKIN NE?

Tükenmişlik Sendromuna dikkat!

'Tükenmişlik Sendromu'na dikkat!

Yaptığınız işten heyecan duymuyor, işe gitmek istemiyor ve kendinizi sürekli yorgun mu hissediyorsunuz? Bunların yanında, baş-boyun ağrıları ve gastrointestinal rahatsızlıklarınız da varsa uzmanlar uyarıyor: Tükenmişlik sendromuna yakalanmış olabilirsiniz!

Tükenmişlik sendromu, günümüzde pek çok insanın yaşadığı fakat adını bile duymadığı bir rahatsızlık olarak karşımıza çıkıyor. Değişim Psikoloji ve Terapi Merkezi’nden Ayşe Yanık Knudsen, ruhen ve bedenen kendisini tükenmiş hissi yaratan rahatsızlık hakkında açıklamalarda bulunuyor:

ZİHİNSEL SORUNLAR AĞIRLIK KAZANIYOR
Sendrom, çalışma hayatının getirdiği stresle beraber, maddi ve manevi doyuma ulaşamama ve bunun sonucu olarak da mesleğe karşı duyarsızlaşma ile baş gösteriyor. Kişi bu süreç sonunda kendisini tükenmiş hissediyor ve başarı kazanma isteğini kaybediyor.

İşi yapamayacağı, zorlukların üstesinden gelemeyeceği düşüncesinin beraberinde getirdiği umutsuzluk, kişinin kendisini tükenmiş olarak hissetmesine neden oluyor. Birey bu his ile birlikte işinden giderek soğumaya başlıyor, işe gitme isteği azalıyor. Öyle ki işi bırakma noktasına bile gelebiliyor.
Kendisine duyduğu güven giderek azalıyor, özgüven eksikliği başlıyor. Gerginlik, kızgınlık, mutsuzluk gibi olumsuz duygularda bu süreçte artış gözleniyor. Sosyal çevresinden uzaklaşmaya başlayan birey, hiçbir şey yapmaya istek duymuyor, yapabileceğine dair inancı azalıyor. Tüm bunlar iş başarısını düşürüyor, motivasyonunu kaybettiriyor.

Sendromun ilerleyen zamanlarında ise işinde ve iş hayatındaki çevresine karşı olumsuz bir tavır alınıyor. Çevresiyle arasına duygusal bir mesafe koymaya başlıyor. İnsanlara obje gibi davranmaya başlayan kişi, giderek çevresinden uzaklaşıyor.

FİZİKSEL RAHATSIZLIKLARA SEBEP OLABİLİR
Tükenmişlik sendromu sadece zihinsel olarak yaşanan bir süreç değil. Kişi bu sendrom sırasında fiziksel olarak da rahatsızlık yaşıyor. Kronik yorgunluk, baş, boyun ağrıları, kramplar, gastrointestinal sorunlar ve uykusuzluk problemleri ile karşılaşılabiliyor. 

BAŞLICA SEBEBİ STRES
Tükenmişlik sendromuna neden olan sebeplerin başında stres geliyor. Kişinin kendisine ulaşamayacağı hedefler koymasının beraberinde getirdiği fazla iş yükü, kişiyi tükenmişlik sendromuna sürüklüyor. Yaptığı işin kendisine uygun olmaması da bu sebeplerden biri. Sendroma yakalanmada sosyal desteğin az olmasının da etkisi büyük oluyor.

Çevresindeki kişilerin, bireye motive etmek anlamında destek olmaması, bireyi işi yapamayacağı hissine kapılmasında etkili bir rol oynuyor. Aile yaşantısında yeterli doyuma ulaşmamış bireyler de sendroma daha sık yakalanıyorlar. Farklı sebepler gibi dursa da aslında hepsinin özünde stres yatıyor. Başarısız olma, üstesinden gelemeyeceği düşüncesinin yaşattığı yoğun stres, kişilerin tükenmişlik sendromuna yakalanma riskini arttırıyor.

Kurtulmak için şunları yapabilirsiniz:
  1. -    Bu durumun herkesin başına gelebileceğini aklınızdan çıkartmayın.
  2. -    İşinizden zevk almaya çalışın, iyimser olun.
  3. -    Kendinize iş dışında zevk alabileceğiniz durumlar yaratın. Hobiler edinin.
  4. -    Çevrenizle bu durumu paylaşın. Sizi motive edebileceğini düşündüğünüz arkadaşlarınızla konuşun.
  5. -    İş yaşamınızdaki ilişkilerinizi güçlendirin, arkadaşlıklar edinin.
  6. -    Koyduğunuz hedefleri gözden geçirin. Sizi zorlayanların neler olduğunu belirleyerek, hedefinize doğru daha basit somut hedefler koyun.
  7. -    Spor yapın, bedeninizi ve ruhunuzu dinlendirin.
  8. -    İş yükünüzü azaltmaya çalışın, planlar yapın.
  9. -    Bir uzmandan yardım alın. 

Kaynak: POSTA

Galatasaray - Fenerbahçe derbisi ne zaman oynanacak? - DEV MAÇIN SAATİ VE TARİHİ!


Galatasaray - Fenerbahçe maçının günü ve saati belli oldu!

Spor Toto Süper Lig'in 16. haftasında oynanacak olan Galatsaray-Fenerbahçe maçının günü ve saati açıklandı.

Maya takvimi ve kıyamet senaryolarıyla ilgili diyanetten açıklama - HURAFELERE İTİBAR ETMEYİN!


Görmez'den Maya Takvimi açıklaması

Görmez'den Maya Takvimi açıklaması

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, sosyal medyadaki takipçilerini son günlerde gündemden düşmeyen Maya takvimi ve kıyamet senaryolarıyla ilgili bilgilendirdi...

Muhteşem Yüzyıl yayından kalkacak açıklaması - NEDEN VE NASIL?


'Muhteşem Yüzyıl yayından kalkacak'

'Muhteşem Yüzyıl yayından kalkacak'

AK Parti İstanbul Milletvekili Oktay Saral'dı, Muhteşem Yüzyıl dizinin yayından kaldırılması için kanun teklifi verdiklerini belirterek, yasalaştıktan sonra 2013 yılının ilk aylarında Muhteşem Yüzyıl dizinin yayından kalkacağını söyledi.

Sosyal Güvenlikte neler değişiyor? - KİMLERE AF GELİYOR VE HANGİ UYGULAMALARA SON VERİLİYOR? - Ekrem SARISU yazdı!

Sosyal Güvenlikte neler değişiyor

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı Başbakanlık tarafından TBMM’ye gönderildi. 4 Aralık 2012 tarihinde Plan ve Bütçe Komisyonu ile Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonuna havale edilen Kanun Tasarısı ile yapılacak değişiklikleri şu başlıklar altında toplayabiliriz. 

Liseyi bitiren öğrenci 120 gün ana ve babası üstünden sağlık yardımı alabilecek

Mevcut uygulamada lise ve dengi öğrenimini tamamlayanlardan(18 yaşını dolduran) aynı yıl içerisinde yükseköğrenime başlayan çocuklar, lise bitirime tarihi ile yükseköğrenime başlama tarihi arasındaki sürede(yaklaşık 3, 4 ay) ana ve babadan sağlık yardımı alamıyor. Bu sürede genel sağlık sigortalısı olarak, prim ödeyerek(aile içinde kişi başında düşen gelir 313.50 TL den az ise prim ödemeden sağlık yardımı alabiliyordu. Yasa tasarında yapılan değişiklikle, liseyi bitiren çocuk 120 gün ana veya babası üstünden sağlık yardımı alabilecek. Bu üniversiteye giren çocuğun üniversitede okuması şartıyla 25 yaşını doldurana kadar kesintisiz olarak ana ve babası üstünden sağlık yardımı alacağı anlamına geliyor. 

Terör mağdurlarına sevksiz ve ilave ücret ödemeden özel hastane imkanı

Yapılan bir diğer değişiklikle de terör mağdurlarının özel hastaneye ulaşımı kolaylaştırılıyor. Terörle mücadele veya emniyet ve asayişin sağlanmasına ilişkin görevleri sebebiyle malul kalanlar, ya da Kore, Kıbrıs ve İstiklal Savaşı gazisi olarak şeref aylığı bağlanmış olanlar ya da bunların eşlerinden, özel hastaneye müracaatlarında ayrıca bir sevk usulü şartı aranmayacak. Ve hastane de ilave ücret ödenmeyecek.  

Bağ-Kurluların gelir basamağı değişmeyecek

1 Ekim 2008 tarihinden önce esnaf Bağ-Kur veya Tarım Bağ-Kur sigortalısı olanların başka sosyal güvenlik kurumlarına olan hizmetleri veya çeşitli nedenlerle başlangıç tarihlerinin değişmesi durumunda, basamakları değiştirilerek yeni basamağa intibakları yapılıyordu.  Basamak değişmesi, Bağ-Kurluya prim borcu getirdiğinden, çeşitli mağduriyetlere yol açıyordu. Yapılan değişiklikle, artık gerek sigorta başlangıç tarihinin değişmesi, gerekse başka sosyal güvenlik kurumlarındaki hizmet süreleri Bağ-Kurluların ilk tescil tarihinde seçtiği veya intibak ettirildiği gelir basamağını değiştirmeyecek. 

Yanlış statüde sağlık yardımı alanlara çıkartılan borç silinecek

Sigortalılar veya bakmakla yükümlü olunan kişilerden bazıları kendi sigortaları yerine eşi veya çocuklarının sigortası üstünden sağlık yardımı alabiliyor. Kurum bu durumu tespit ettiğinde, yapılan sağlık harcamalarını ilgili kişiden istemesi, hem kişilerde mağduriyete yol açıyor hem de yargıda da iş yükünü artırıyordu.

Yapılan değişiklikle, sağlık harcaması geri istenenlere af getiriliyor. 31 Ocak 2012 tarihine  kadar verilen sağlık hizmetlerine ilişkin kurumca tahakkuk ettirilmiş veya ettirilecek olan borçlar,  varsa ilgililerin açmış oldukları davadan vazgeçmeleri şartıyla, tahsil edilmeyecek. Yani tahsilinden vazgeçilecek. Kurum bu konuda açmış olduğu dava ve icra takibinden de vazgeçecek.   

Destek primi borcularına yeni af

Emekli olup Bağ-Kur sigortalısı olmayı gerektiren faaliyette bulunan emeklilerin emeklilerin,  sosyal güvenlik destek primi ödemsi gerekiyor. Ancak, onbinlerce emekli, tescilini yaptırmadığından destek primi borçlusu durumunda. Kamuoyu yetince aydınlatılmadığından destek primi borcundan dahi habersiz olduğundan geçtiğimiz yıl çıkartılan af kanunu olarak adlandırılan yasadan çoğu yaralanmadı. Yapılan değişiklikle, destek primi borçlularını af kanunundan yararlanmaları için yeni bir imkân sağlanıyor.  Borçlarını yeniden yapılandırarak taksit taksit ödeyebilecekler. 

Kamuda emekli aylığını kestirmeden çalışanlara af

Emekli aylığını kestirmeden kamuda çalışamıyor. Ancak, aylığını kestirmeden kamuda çalışan çok sayıda emekli var. Emekli aylığını kestirmeden kamuda çalıştığı tespit edilenlerden yersiz ödenen aylıklar geri isteniyor. Emekli toplu borç  karşısında zor duruma düşerek mağdur oluyor. Bu şekilde kamuda çalışan emeklilere yersiz ödenen emekli aylıkları 6111 sayılı Torba Kanun kapsamında taksitle ödeme imkânı sağlanarak mağduriyetleri giderilmeye çalışılıyor.

 

Torba Kanundan yararlanmak için yeni başvuru süresi de verilmeliydi

Geçtiğimiz yıl uygulanan 6111 sayılı Torba kanun ile vergi ve prim borçları yeniden yapılandırıldı. Son yılların en başarılı yapılandırma yası oldu. Ancak, başvurur süresinin kısa tutulması ve sürenin Gelir ve Kurumlar vergisi beyan süresi ile çakışması çoğu borçlunun yasadan yararlanmasına mani oldu. Maden bu yasa tasarısı ile bazı borçlulara 6111 sayılı yasadan yararlanarak borçlarını taksitle ödeme imkanı veriliyor, o zaman başvuru süresini kaçırdığından yasadan yararlanamayan tüm vergi ve prim borçlularına yeni bir başvuru süresi verilmeliydi. Böyle bir düzenleme Hazineye çok ciddi bir kaynak yaratacağı gibi borçluları da rahatlatacaktı. Toplumsal huzura katkı sağlayacaktı.


Ekrem SARISU - POSTA


AŞAĞIDAKİ KONU BAŞLIKLARI İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:
  1. SSK Erkek ve Kadın Sigortalılar İçin Emeklilik Şartları - TABLO
  2. Emeklilik yaşı 53'e yükseltilirse hangi sigortalılar bundan etkilenmez?
  3. 1999 yılından önce sigortalı olanlara şok! - ERKEN YAŞTA EMEKLİLİK TARİH Mİ OLACAK?
  4. Emeklilik yaşının yükseltilmesi hk. - PİYANGO KİMLERE VURABİLİR?
  5. SSK primleri asgari ücretten yatanların dikkatine!
  6. Emekli olma yaşı uzatıldı mı? - Prim gün sayımı doldurdum - Yaş uzadıysa bende etkilenir miyim?
  7. Emeklilik için yaşını doldurmayı bekleyenlerin bir defaya mahsus emekli edilecekleri doğru mu?
  8. Emeklilik tarihine 1 yıldan az süre kalan SSK ve Bağ-kur'luların dikkatine!
  9. SSK ve Bağ-kur Emeklilik Hesaplama ve Başvuru Hizmetleri
  10. Kademeli emeklilik yaşının 53 veya 60'a çıkarılması ihtimali hk. - SON KARARI KİM VERECEK?
  11. İntibak yasası sayesinde toplu para alacak mıyım?
  12. Bayanlara 45 erkeklere 50 yaşında emeklilik
  13. Üst Göstergeden emekli olanlar ne kadar intibak zammı alacak?
  14. 3600 Günden Emeklilik Hakkında Merak Edilen Sorulara Cevaplar
  15. Emeklilik için yaşını bekleyenler bu habere dikkat - AMAN ŞOK GEÇİRMEYİN!
  16. Bag-kur'a 6.000 TL borcum gözüküyor bu parayı ödemezsem ne olur borç silinir mi?
  17. Emeklilik yaşını bekleyenler şok üstüne şok yaşıyor - 1999 yılından önce sigortalı olanlar mutlaka okusun!
  18. İşte Kıdem tazminatında merak edilen 10 soru ve cevapları
  19. Kıdem Tazminatı Fonu en erken ne zaman yasalaşır?
  20. İstifa edersem kıdem tazminatımı nakit olarak alabilir miyim?
  21. 15 yıllık sigortalılık süresi ve 3600 günle kıdem tazminatında 18 yaş kuralı
  22. Kıdem tazminatında eski haklar ne olacak?
  23. Kıdem tazminatı yasası çıkarsa kıdem tazminatımı nasıl alabilirim?
  24. Kıdem Tazminatı Fonu Nasıl İşleyecek?
  25. Prim ve süre şartını sağladığından kıdem tazminatı alarak işinizden ayrılabilirsiniz
  26. Kıdem tazminatım eksik ödenirse ne yapmam gerekir?
  27. 15 yıl sigortalılık süreniz ve 3600 gününüz tamam olduğuna göre kıdem tazminatınızı alarak işten ayrılma hakkına sahipsiniz
  28. 1800 günden malulen emekli olabilir miyim?
  29. 500.000 kişi nasıl emekli olacak? - YASA ÇIKARSA!
  30. Kanser hastalığı nedeniyle nasıl malulen emekli olunur?
  31. Malulen emekli olduktan sonra SSK primlerimi ödemeye devam ederek normal emekli de olabilir miyim?
  32. Malülen emekli oldum kendi adıma işyeri açarak vergi mükellefi olursam malüllük aylığım kesilir mi?
  33. Çalışamadığım için malulen emekli olmak istiyorum acaba rapor alabilir miyim?
  34. 1800 günden emekli olabilir mi?
  35. Özürlü sağlık raporum %66 malulen emekli olabilir miyim?
  36. Annem malulen emekli olabilir mi?
  37. 2015 sonrası emekli olacaklar için emeklilik yaş sınırı 53 olacak mı?
  38. 2.500 emekliye intibak piyangosu
  39. Hangi emeklilerin maaşı düşürülecek?
  40. 7400 prim gününden emekli olanların alacakları intibak zammı - TABLO
  41. Yeni İntibak Yasasından yararlanabilecek miyim?
  42. İntibak düzenlemesiyle 322 TL'ye kadar intibak farkı alacak olan emekliler - TABLO
  43. Emeklilere fikir vermesi açısından farklı prim günü ve göstergelere göre alınacak intibak zamlarını gösterir tablo - ÖRNEK TABLO
  44. 485.000 emekliye 100-150 lira arasında intibak zammı - TABLO
  45. İşte intibak rakamları - TABLO
  46. 9000 gün primle emekli olanların alacakları intibak zammı - TABLO
  47. İlk işe girişteki SSK sicil numaramı nasıl bulabilirim?
  48. Borçlanma kapsamında olmayan yurtdışı süreleri hangileridir?
  49. Yurtdışındaki çalışma başlangıcı Türkiye'de geçerli mi?
  50. Yurtdışı süreleri hangi şartlarla borçlandırılır?

Kimler 120 gün ana ve babası üstünden sağlık yardımı alabilecek?

Liseyi bitiren öğrenci 120 gün ana ve babası üstünden sağlık yardımı alabilecek


Mevcut uygulamada lise ve dengi öğrenimini tamamlayanlardan(18 yaşını dolduran) aynı yıl içerisinde yükseköğrenime başlayan çocuklar, lise bitirime tarihi ile yükseköğrenime başlama tarihi arasındaki sürede(yaklaşık 3, 4 ay) ana ve babadan sağlık yardımı alamıyor. Bu sürede genel sağlık sigortalısı olarak, prim ödeyerek(aile içinde kişi başında düşen gelir 313.50 TL den az ise prim ödemeden sağlık yardımı alabiliyordu. Yasa tasarında yapılan değişiklikle, liseyi bitiren çocuk 120 gün ana veya babası üstünden sağlık yardımı alabilecek. Bu üniversiteye giren çocuğun üniversitede okuması şartıyla 25 yaşını doldurana kadar kesintisiz olarak ana ve babası üstünden sağlık yardımı alacağı anlamına geliyor. 


Ekrem SARISU - POSTA


AŞAĞIDAKİ KONU BAŞLIKLARI İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:

Bağ-kur basamak farkı borcuna son - ARTIK EMEKLİLİK BAŞVURUSU YAPAN BAĞ-KUR'LUYA SÜRPRİZ BORÇ ÇIKARTILMAYACAK!

Bağ-Kurluların gelir basamağı değişmeyecek


1 Ekim 2008 tarihinden önce esnaf Bağ-Kur veya Tarım Bağ-Kur sigortalısı olanların başka sosyal güvenlik kurumlarına olan hizmetleri veya çeşitli nedenlerle başlangıç tarihlerinin değişmesi durumunda, basamakları değiştirilerek yeni basamağa intibakları yapılıyordu.  Basamak değişmesi, Bağ-Kurluya prim borcu getirdiğinden, çeşitli mağduriyetlere yol açıyordu. Yapılan değişiklikle, artık gerek sigorta başlangıç tarihinin değişmesi, gerekse başka sosyal güvenlik kurumlarındaki hizmet süreleri Bağ-Kurluların ilk tescil tarihinde seçtiği veya intibak ettirildiği gelir basamağını değiştirmeyecek. 


Ekrem SARISU - POSTA


AŞAĞIDAKİ KONU BAŞLIKLARI İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:
  1. SSK Erkek ve Kadın Sigortalılar İçin Emeklilik Şartları - TABLO
  2. Emeklilik yaşı 53'e yükseltilirse hangi sigortalılar bundan etkilenmez?
  3. 1999 yılından önce sigortalı olanlara şok! - ERKEN YAŞTA EMEKLİLİK TARİH Mİ OLACAK?
  4. Emeklilik yaşının yükseltilmesi hk. - PİYANGO KİMLERE VURABİLİR?
  5. SSK primleri asgari ücretten yatanların dikkatine!
  6. Emekli olma yaşı uzatıldı mı? - Prim gün sayımı doldurdum - Yaş uzadıysa bende etkilenir miyim?
  7. Emeklilik için yaşını doldurmayı bekleyenlerin bir defaya mahsus emekli edilecekleri doğru mu?
  8. Emeklilik tarihine 1 yıldan az süre kalan SSK ve Bağ-kur'luların dikkatine!
  9. SSK ve Bağ-kur Emeklilik Hesaplama ve Başvuru Hizmetleri
  10. Kademeli emeklilik yaşının 53 veya 60'a çıkarılması ihtimali hk. - SON KARARI KİM VERECEK?
  11. İntibak yasası sayesinde toplu para alacak mıyım?
  12. Bayanlara 45 erkeklere 50 yaşında emeklilik
  13. Üst Göstergeden emekli olanlar ne kadar intibak zammı alacak?
  14. 3600 Günden Emeklilik Hakkında Merak Edilen Sorulara Cevaplar
  15. Emeklilik için yaşını bekleyenler bu habere dikkat - AMAN ŞOK GEÇİRMEYİN!

Yanlış statüde SGK sağlık yardımı aldığı tespit edilip kendisine borç çıkartılanlara müjde - BORÇLAR SİLİNECEK!

Yanlış statüde sağlık yardımı alanlara çıkartılan borç silinecek


Sigortalılar veya bakmakla yükümlü olunan kişilerden bazıları kendi sigortaları yerine eşi veya çocuklarının sigortası üstünden sağlık yardımı alabiliyor. Kurum bu durumu tespit ettiğinde, yapılan sağlık harcamalarını ilgili kişiden istemesi, hem kişilerde mağduriyete yol açıyor hem de yargıda da iş yükünü artırıyordu.


Yapılan değişiklikle, sağlık harcaması geri istenenlere af getiriliyor. 31 Ocak 2012 tarihine  kadar verilen sağlık hizmetlerine ilişkin kurumca tahakkuk ettirilmiş veya ettirilecek olan borçlar,  varsa ilgililerin açmış oldukları davadan vazgeçmeleri şartıyla, tahsil edilmeyecek. Yani tahsilinden vazgeçilecek. Kurum bu konuda açmış olduğu dava ve icra takibinden de vazgeçecek.  


Ekrem SARISU - POSTA


AŞAĞIDAKİ KONU BAŞLIKLARI İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:
  1. 2015 sonrası emekli olacaklar için emeklilik yaş sınırı 53 olacak mı?
  2. Yaşı beklemeden daha erken emekli olabilme imkanım var mı?
  3. Yıllara göre SSK primine esas kazançların taban ve tavan tutarları - TABLO
  4. İnternetten SGK emeklilik başvurusu nasıl yapılır?
  5. Emeklilik hesabında 18 yaşından önce işe girmenizin bir önemi var mı?
  6. Yaş haddinden resen emeklilik
  7. İnternetten emeklilik başvurusu nasıl yapılır?
  8. 1800 günden malulen emekli olabilir miyim?
  9. 500.000 kişi nasıl emekli olacak? - YASA ÇIKARSA!
  10. Kanser hastalığı nedeniyle nasıl malulen emekli olunur?
  11. Malülen emekli oldum kendi adıma işyeri açarak vergi mükellefi olursam malüllük aylığım kesilir mi?
  12. Malulen emeklilikte çok önemli ayrıntı
  13. Özürlü sağlık raporum %66 malulen emekli olabilir miyim?
  14. 1800 günden emekli olabilir mi?
  15. Çalışamadığım için malulen emekli olmak istiyorum acaba rapor alabilir miyim?
  16. Malulen emekli olduktan sonra SSK primlerimi ödemeye devam ederek normal emekli de olabilir miyim?

SGDP prim borcu olan emeklilere af müjdesi - YENİ!

Destek primi borçlularına yeni af


Emekli olup Bağ-Kur sigortalısı olmayı gerektiren faaliyette bulunan emeklilerin emeklilerin,  sosyal güvenlik destek primi ödemesi gerekiyor. Ancak, onbinlerce emekli, tescilini yaptırmadığından destek primi borçlusu durumunda. Kamuoyu yetince aydınlatılmadığından destek primi borcundan dahi habersiz olduğundan geçtiğimiz yıl çıkartılan af kanunu olarak adlandırılan yasadan çoğu yaralanmadı. Yapılan değişiklikle, destek primi borçlularını af kanunundan yararlanmaları için yeni bir imkân sağlanıyor.  Borçlarını yeniden yapılandırarak taksit taksit ödeyebilecekler. 


Ekrem SARISU - POSTA


AŞAĞIDAKİ KONU BAŞLIKLARI İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR:

Değerli ziyaretçi; SSK ve Bağ-kur Ücretli Emeklilik Hesaplamaları ve Emeklilik Başvuruları için Hizmet veriyoruz. Emeklilik başvurusu ciddi iştir yanlış başvuru yaparak mağdur olmayın. İletişim İçin Yazın: emeklilikuzman@gmail.com